8 Temmuz 2015 Çarşamba

KÜRK MANTOLU MADONNA-SABAHATTİN ALİ

Kitap Künyesi
Adı:Kürk Mantolu Madonna 
Yazarı:Sabahattin Ali
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Sayfa:160

Her şey Rasim'in işini kaybetmesi,ardından bir arkadaşı ile karşılaşması ve onun sayesinde bir bankada iş bulması ile başlıyor. Rasim iş yerindeki oda arkadaşı Raif Efendi ile tanışıyor bu iş sayesinde ki Raif Efendi onun hayatında büyük bir iz bırakmış,ondan bahsediyor Rasim. İlk başlarda bankada Almanca tercümanlığı yapan Raif Efendi'nin silik,sıkıcı,sıradan bir insan zannediyor Rasim.Küçük bir olay ona Raif Efendi hakkında yanıldığını anlatıyor. Bu sefer umursamadığı adamı tanımak için kolları sıvıyor. Ama Raif Efendi'yi tanımak bir hayli zor çünkü adam neredeyse konuşmuyor varlığı ile yokluğu arasında ince bir çizgi var. Ama Rasim ısrarla yakın davranmasının karşılığını alıyor ve Raif Efendi ile bir samimiyet kuruyor.Sadece bu samimiyet bir hayli kısa sürüyor ve gelişen olaylar sonucunda Raif Efendi yıllar önce yaşadıklarını yazdığı defteri Rasim'in okumasına izin veriyor. 
"Bütün basit insanlarda olduğu gibi kederden sevince,heyecandan sükunete geçiyor ve bütün kadınlar gibi her şeyi çabucak unutuyordu."


Raif 1933 yılında yazdığı anılarını 10 yıl kadar önce yaşamış.Peki neler anlatmış kısaca bahsedelim.
Raif yıllar önce sabunculuk öğrenmesi için babası tarafından Almanya'ya gönderiliyor,tabi o dönemdeki 1. Dünya Savaş'ı bunda  büyük bir etken.Raif bir pansiyona yerleşiyor,Berlin'de bir sabun fabrikasına gidip,sabunculuk öğrenmeye çalışıyor ama bir hayli isteksiz. 
"İnsanlar birbirini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense,körler gibi rastgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar."
Raif Efendi o zamanlarda içine kapanık,az konuşan kendi halinde bir tip. Bir gün bir resim sergisinde bir portre ile karşılaşıp hayatın anlamını onda bulana kadar tekdüze yaşayıp gidiyor Berlin'de. Tablodaki kadın onu o kadar etkiliyor ki tabloyu kimin yaptığını,kadının kim olduğunu öğrenmek için gazetelere,kataloglara bakıyor. Maria Puder ressamımız ve işin ilginci kadın kendi portresini yapmış. Yani daha resmini görünce vurulduğu kadın gerçekten var.Ama Raif onu aramak yerine her gün sergiye gelip resme bakmayı adet haline getiriyor. Ta ki bir gün bu durum göze batana kadar.O andan itibaren sergiye gitmeyi bırakan Raif büyük bir tesadüf eseri Maria Puder ile karşılaşıyor ve bir hayli kurallı dostluk ama bir nevi aşk hikayesi böyle başlıyor.
"Demek ki insanlar birbirine ancak muayyen bir hadde kadar yaklaşabiliyorlar ve ondan sonra daha fazla sokulmak için atılan her adım daha çok uzaklaştırıyor."
Gelelim yorumuma namı alıp yürümüş bir kitap Kürk Mantolu Madonna,biraz farklı bir aşk hikayesi ile karşımıza çıkmış yazar. Ama bence bu kadar ünlü olmasının sebebi yazarın Raif'in iç dünyasını betimleyişindeki eşsiz başarı. Kah Raif'in yalnızlığında kaybolmuşuz kah Maria'ı görünce huzur bulmuşuz bütün duygular fazlasıyla dolu dolu ve gerçekçi yansıtılmıştı. Ayrıca Raif'in bazı düşünceleri pek çoğumuzun içten içe hak vereceği mevzular var.Kısacası çoğu kişinin bayıldığı romanlar içerisinde olan Kürk Mantolu Madonna,bazı taraflarını sevsem de bazı taraflarından etkilenmediğimi inkar etmeyeceğim, tavsiyemi taşır.


Spoiler kitap boyunca aklımda kalacak en canlı anı Raif'in Maria'ı tanıyamamasıydı.







2 yorum:

  1. Son iki yada 3 yılın en popüler kitabı. Tabii çok görünce de ben de geçen sene okumuştum.
    http://kitapokurum.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet uzun süredir popülerliğini koruyan bir kitap :)

      Sil