27 Haziran 2020 Cumartesi

KIYIYA VURAN HAYATLAR-SALLY GOLDENBAUM

Kitabın Künyesi
Kitabı Adı: Kıyıya Vuran Hayatlar
Orijinal Adı: Death by Cashmere
Yazarı: Sally Goldenbaum
Çevirmeni: Nilgün Birgül
Yayınevi: Martı Yayınları
Sayfa: 397

Sea Harbor güzeller güzeli bir okyanus kasabası, Liman Yolu Örgü Atölyesi ise müdavimleri olan cici bir örgü dükkanı.
Huzur dolu olan kasaba bir ölüm haberiyle sarsılıyor. Üstelik bu ölüm haberi, bir zaman sonra ne yazık ki cinayet ismini alıyor. Her ne kadar suçu kasabadan geçen bir yabancıya atmaya çalışsalar da kasabalının bir kısmı bu cinayeti içlerinden birinin işlediğine emin. İçlerinde üzerilerinde dolanan kara bulutları dağıtmak için katili bulmaya karar verenler de var. 

Liman Yolu Örgü Atölyesi işte burada devreye giriyor zira katili bulmak isteyen kişiler bu atölyenin müdavimlerinden oluşan küçük bir grup. Atölyenin sahibi Izzy Chambers, Izzy'nin teyzesi Nell Endicott, yaşlı olmasına rağmen dinçliğini koruyan Birdie ve kapanlarına dadanan hırsız yüzünden huzursuz olan Cass.
Pek tabi bu karaktere yardımcı olan kişiler de var ama ana beyin takımını bu kişiler oluşturuyor diyebiliriz.
Bakalım bu sıcacık kasabanın huzurunu elinden alan katil kim?

Kıyıya Vuran Hayatlar ülkemizde 3. kitabı yayınlanmış bir serinin ilk kitabı, diğer kitapları okumasam da karakterlerin ortak olayların bağımsız olduğu o serilerden olduğunu tahmin ediyorum.
Bu bilgiden sonra kitabı pek beğenmediğimi söyleyerek devam ediyorum kitabı okurken biraz sıcaklık hissetmesem ve karakterlerin ömürde 3-5 kez bir araya gelebilecek dostlar gibi olduğunu düşünmesem kesinlikle kötü derdim.
Çeviriden başlıyorum eleştirmeye. Sanki editör elinden geçmemiş, son okuması yapılmamış gibiydi. Martı Yayınları'nda arada böyle kitaplar denk geliyordum ama pat diye başlamaması gerektiği halde büyük harfle başlayan kelimeler, aynı cümlede gereksiz yere tekrarlanan kelimeler gözüme bu sefer fazla battı. O kadar aşağı kitaptan bir cümle yazıyorum.
Belediye Başkanı davullar eşliğinde belediye başkanı podyuma çıktı ve mikrofona üfledi. (Sayfa 393)
Çeviri kısmını geçeyim yazarın iki hatasından bahsedeyim. İlk sırf kelime kotasını doldurmak için kitapta sıkça geçen bir karakterin sıkça soyadını kullanması. Tony Framingham aşağı Tony Framingham yukarı. Sadece bir iki kez geçen bir karakter olsa soyad ile anılmasına ses çıkarmayacağım ama öyle değil. Kitapta zırt pırt karşımıza çıkan ve kasabada adaşı olmayan kişiye Tony dese daha pürüzsüz bir anlatım çıkacak karşımıza. İkincisi kitapta neredeyse uçan kuşa bile isim verecek boyuta gelmiş yazar. Tamam serinin ilk kitabı olduğunu düşünürsek karakterleri tanımamız istenmiş olabilir ama 400 sayfalık bir kitap için fazla kaçacak kadar karakter vardı ve bu karakterlerin çoğunluğu yüzeysel bir şekilde tanıtılmıştı. Bu durum kitabı kafamızda oturtmaya hiç yardımcı olmadı ne yazık ki.
Bu iki durum dışında belirteceğim küçük şeyler var. Mesela romanı Nell'in gözünden okuyoruz ama bazen öyle anlar geliyor sanki Nell'in değil de başka birinin bakış açısıyla okuyormuşuz gibi hissediyorum. Sonrasında kasabada gencecik bir kız ölmüş ama bazı karakterler öyle saçma yorumlar yapıyor ki hadi neyse diye geçiştirmeye çalışırken Nell bile kızın üzerindeki hırkayı düşünüyor ve içinden ama biri öldü hırka söz konusu olamaz diyor. Evet kız ölmüş o yüzden sizler ısrarla kızın giydiği hırkanın eşsiz olduğunu hatırlamayın bir zahmet.
Son söz Kıyıya Vuran Hayatlar eksiği fazlasıyla göze batan bir kitap, büyük ihtimalle serinin devamını okumayacağı ama örgü örme meraklıların ilgisini çekebilecek bir kitap olduğunu eklemeliyim tabi yukarıdaki durumları göz ardı etmeyi başarırlarsa.


20 yorum:

  1. Kitabın kapağına bakınca hiç poliye olacağını düşünmemiştim :) Çevirinin kötü olması beni kitaptan soğutuyor. Gerçekten böyle detaylı bir yorum okumayalı uzun zaman olmuş :) Teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok cici bir kapak haklısın, ben de bu yorumu yıllar önce yazıp yeni yayınlamışım zaten. Rica ederim güzel yorumun için :)

      Sil
  2. Kitapta gerçekten çok fazla hatta varmış. Kitabın kapağına bakınca da cinayet konusunun işleneceğini hiç düşünmezdim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet kapak ters köşe yaptı, keşke çeviri hataları olmasaydı :(

      Sil
  3. çok severim böyle romanlarıı, kolay okumaa türü :)

    YanıtlaSil
  4. Kapağına bakınca cici bir kitaba benziyor ama içerik bayağı farklıymış. Bu tarz çeviri ve düzenleme hataları kitaptan soğutuyor gerçekten. Hele ki paylaştığın tarzda insanın gözüne batan şekilde olunca.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet çeviri hataları çok can sıkıcı olabiliyor ve ne yazık ki Martı'dan okuduğum kitaplarda daha sık rastlıyorum bu duruma.

      Sil
  5. dışı seni içi beni yakar her türden var maşallah kitapta teşekkür ederiz. kıyıya vuran hayatlar kitabının tanıtımı için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim evet örgü kulübü var, cinayet var, renkli bir kasaba var :)

      Sil
  6. Kitabın kapağına bayıldım ama türü ile zıt olabileceğini düşündüm. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kapağı hepimiz sevdik, içerisinde cinayet olsa da kapak kasabanın güzelliğinden ilham almış olsa gerek :)

      Sil
  7. Martı gibi bir yayınevinin böyle hatalar yapması çok üzücü.😔 Bu tür hatalar insanı kitaptan soğutuyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki Martı bu hataları sık yapıyor umuyorum yeni basımlarda hepsi düzeltilmiştir :)

      Sil
  8. Okudugum Agatha Christie romanina benziyor, diye baslamistim ki begenmediginizi gordum. Aslinda oldukca ilgi cekici bir konusu varmis. Uzuldum:( Kaleminize saglik�� Cikmadan "esrarengiz parmaklar" Agatha christie romanini da onereyim henuz okumadiysaniz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Agatha Christie candır, Esrarengiz Parmakları'da okudum. Öneri için teşekkürler :)

      Sil
  9. Eskiden Küçük Mucizeler Dükkanı'nı okumuştum kitap tasarım olarak onu hatırlattı ama konusu daha çok gizem gibi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Martı Yayınları'nın bazı kapak tasarımları birbirine benziyor galiba :)

      Sil