KARANLIK GÖLGELER-DARK SHADOWS (2012)

1760 yılında Collins ailesinin Maine'e gidip oranın balıkçılık sanayisini geliştirip,kasabayı güçlendirmesiyle ve kendilerini de zenginleştirmesiyle başlıyor her şey.

Hatta kasaba adını bunlardan alıyor Collinsport...

Aradan bir 16 yıl daha geçiyor ve Collins ailesinin küçük oğlu Barnabas (Johnny Depp) artık kalpler kıracak kadar büyümüş oluyor. Ve kırdığı bir kalp,hizmetçileri Angelique Bouchard'n(Eva Green) kalbi, ona büyük bir laneti de beraberinde getiriyor.

Meğersem Angelique bir cadıymış ve reddedilince yaptığı ilk işte Barnabas'ın anne ve babasını öldürmek oluyor.Bununla da kalmıyor Barnabas'ın tek gerçek aşkı Josette'i(Bella Heathcote) ise intihar etmesi için lanetliyor devamında ise Barnabas'ı sonsuza değin acı çekmesi için vampire çeviriyor.

 Bu da yetmiyor acısını tek başına yaşasın diye kasabalılarla birlikte onu tabuta zincirleyip,mezarlığa gömüyor. Aradan 200 yıla yakın bir zaman geçiyor ve Barnabas'ın mezarı bir çalışma sırasında meydana çıkıyor,Barnabas işçileri öldürüp malikanesi Collinwood'ın yolunu tutuyor. Peki 1972 yılında onu neler bekliyor derseniz kısaca anlatalım.

Son 4 tane Collins kalmış Elizabeth(Michelle Pfeiffer) ve kızı Carolyn(Chloë Grace Moretz),Elizabeth'in kardeşi Roger (Jonny Lee Miller) ve onun oğlu David(Gulliver McGrath)...

Collinwood dersen berbat halde,koskoca malikane 2 tane hizmetli kalmış,balıkçılık işi başka firmaya kaptırılmış,elde avuçta para kalmamış.

Üstelik David'in annesi yıllar önce denizde kaybolmuş çocukta  annesiyle konuştuğunu iddia ediyor hatta ona destek olsun diye Dr. Julia Hoffman(Helena Bonham Carter) tutulmuş.

 Şimdi ona özel bir  de mürebbiye tutulmuş Victoria Winters (Bella Heathcote) bu kızımızın geçmişinin biraz gizemli olduğunu ve Josette'e tıpatıp benzediğini belirtmek gerek.

Barnabas uyanınca soluğu hemen evinde alıyor ve Elizabeth'i gerçeği söyleyerek ikna ediyor kadının evde kalmasına izin vermesini sağlıyor.

O da adım adım harabeye dönmüş köşkünü,batmış işini kurtarmaya çalışıyor.

Gerçek aşkının günümüz versiyonuna abayı yakıyor.

 Angelique'in hala yaşadığını ve ailesiyle uğraştığını görünce şok yaşıyor.

Bakalım Barnabas en büyük düşmanı Angelique'i bu sefer yenmeyi başaracak mı yoksa yeniden kendini tabutta mı bulacak?

Gelelim yorumama kıymetli Tim Burton imzası taşıya başrollerini namı almış yürümüş oyuncuların üstlendiği beklentiler tavan yaptıran ama genel manasıyla hayal kırıklığı yaratan bir film Dark Shadows...
Nereden başlasam? Filmin türünün karma bir şey olduğuyla başlıyorum biraz kara komedi biraz absürd hava biraz kan,vampirlik.Hangi sahnenin hangi amaca hizmet ettiğini anlamadığım anlar oldu. Misal David'in çarşaf numarası Tim Burton'un Beter Böcek'ine bir gönderme ise bence fazlasıyla vasat bir gönderme olmuş,yapalım olsun zihniyetiyle çekilmiş bir sahne. Başka bir örnek olay komedi havası katmak için olsa gerek hipnoz seanslarını Barnabas'ın uzun ince parmaklarını gözümüze soka soka çekmeleri yapmayın bence komik olmasından çok çirkin bir görüntü olmuş keşke daha ince bir şekilde tiye alınsaydı bu durum. Ayrıca gerçekten pek çok vampir filminde dizisinde geçen görsel ikizlik mevzusu gına getirdi resmen.
Helena Bonham Carter ise beklediğim gibi bir role bürünmediği gibi sahneleri bir hayli azdı.
Onun dışında film genel manasıyla idare ederdi oyunculuklar iyiydi,özellikle Barnabas'ın yeni zamana uyum süreci güzel işlenmişti ve esprilerin bazıları dört dörtlüktü, görsellik açısından oldukça başarılı olan sahneler vardı ve filmde bazen çok hoş masalsı bir hava yayılıyordu.

Peki önerir miyim açıkçası kararsızım öyle herkesin ayılıp bayılarak izleyeceği bir film olduğuna inanmıyorum,başarılı isimlerin hatırına IMDb'den ancak 6.2 aldığında bunun bir kanıtı.Nasıl desem türü -artık buradaki tür konusunda da kararsızız orası ayrı-  sevmeyenlerin beğeneceğini hiç sanmıyorum,türü sevenlerin de başarılı bulacağına inanmıyorum hatta en iyisi şunu da diyeyim zaman kıymetli olanlar için hiç tavsiye etmeyeceğim bir filmdi.2 saatinizi daha güzel bir filmle geçirebilirsiniz...