31 Mayıs 2021 Pazartesi

LITTLE WITCH ACADEMIA (2017)

Atsuko (Akko) Kagari küçük bir kızken Chariot adlı popüler bir cadının sihir gösterisini izliyor ve 
insanları mutlu etmenin yolunun büyüden geçtiğine inanarak cadı olmaya karar veriyor. 


Soyunda cadı bulunmayan Akko aynı zamanda Chariot'un gittiği Luna Nova Akademisi'ne kayıt olmayı başararak cadılık eğitimine başlıyor. 

Cadı olmak dışından bir hedefi daha var Akko'nun, o da ortadan kaybolan Chariot'u bulmak.

  

Okuldaki cadı soyundan gelmeyen tek öğrenci olmasının yanı sıra fazlasıyla eğitimsiz ve beceriksiz olması dikkatleri üzerine toplamasına neden oluyor. 


Büyü konusunda bilgisinin olmaması, çoğu zaman arkadaşlarının aşırı gerisinde kalması ve süpürgeyle bile uçamaması Akko'nun umudunu kırmıyor hatta daha da yeşertiyor. Akko kendine inancıyla pek çok şeyin üstesinden  gelebileceğini düşünüyor.    


      Bu yolda en büyük destekçisi daima çalışmasını öğütleyen Profesör Ursula oluyor. 


Ursula Akko'nun potansiyelini Chariot'un Parıldayan Sopa'sı Akko'u seçtiğinde anlıyor ve ser verip sır vermeyen tavırlarına rağmen Akko'a zaman ayırıp onu çalıştırıyor. 


Diğer destekçiler ise Akko'nun oda arkadaşları Lotte ve Sucy. 
,

Lotte fazlasıyla sevecen bir arkadaşken Sucy bir aykırı bir karakter ama Akko'nun her daim belaya bulaşması, bir sürü soruna neden olması onu fazlasıyla eğlendiriyor ve çoğu zaman Akko'nun peşine takılmaktan gocunmuyor. 



 Luna Nova'nın en mükemmel öğrencisi Diana Cavendish'i unutmayalım. Diana hem çok bilgili hem çok güzel hem soylu bir aileden geliyor.

 Kibirli tavırlarına rağmen asla popüler olup birini ezen bir karakter olarak değerlendiremem onu. Akko'nun cadılığı küçük düşürücü tavırlarında hazzetmediği için ona mesafeli olsa da Diana da yer yer Akko'dan desteğini esirgemiyor.


Akko ise asla ve asla Diana'ı kıskanmıyor hatta onun gibi bir rakibi (!) olduğu için mutlu oluyor.


Babası başarı bir siyasetçi olan  Andrew Hanbridge'i ise ara ara animede bize eşlik eden yakışıklı, zeki ve biraz  kibirli bir karakter. Şans eseri tanıştığı Akko'u ilk başta küçümsese de zamanla o da Akko'nun karakterinden etkileniyor ve babası büyü düşmanı olmasına rağmen büyünün gücüne inanmaya başlıyor. 


Little Witch Academia  ilk yarısında Akko'nun başını bolca belaya sokacağı birbirinden bağımsız maceralar izletse de ikinci yarıda  Akko'nun büyü dünyasındaki konumu hakkında fikirler edineceğimiz bölümler izlemeye başlıyoruz. 


Maceraların çoğundan çevresindekilerin de yardımıyla alnının akıyla çıkan Akko acaba Chariot'u bulacak mı, Parıldayan Sopa ne işe yarıyor, Akko'nun büyü dünyasındaki yeri ne? sorularının cevabını öğrenmek için bizlere de animeyi soluksuz izlemek kalıyor. 


Hani bazı fantastik diziler, kitaplar vardır ana karakterin her şeyden bihaber olduğu ve olayların göbeğine düşünce efsanevi bir şekilde sınırsız bir güç kazandığı, olaya sonradan dahil olmasına rağmen her şeyi hemencecik kavradığı... Kısacası pek çalışmadan çabalamadan insanüstü bir güce ya da yeteneğe sahip olan ana karakterlerden bahsediyorum. İşte Littile Witch Academia izlerken bu durumu göremeyeceksiniz zira istisnai bir kaç an dışında Akko ana karakter olmasına rağmen hatta Parıldayan Sopa onu seçmesine rağmen çoğu zaman desteğe muhtaç, asla hazıra konma hevesinde değil. Ona daima çalışması, daha çok çalışması öğütleniyor ve o da hem daha çok çalışıyor hem daha çok kendine inanıyor. 


Animeyi izlerken bu durumun mükemmelliği beni aşırı etkiledi. Japonların daima çalışmayı, çalışırsa pek çok şeyi elde edeceğini, kendine inanırsa da eksiklerini kapatmak için güç bulacağını aleni bir şekilde bizlere aktarması takdire şayandı. 


Klişeler yumağından uzaklaşmayı kendine borç bilen anime Diana gibi şahane bir karakter çizmiş ve onu "kötü" karakter yapmamış ki emin olun ortalama bir yapımda Diana için biçilen rol etraftakilere kötülük yapan bir karakterden öteye gitmezdi ama Diana hafif kibirli tavırlarına rağmen kendine yapılan iyiliği unutmayan, gerektiğinde fedakarlık yapan ve yardımsever bir rolü üstlenmişti. 


Tıpkı Andrew-Akko- Diana aşk üçgeni yapmaktan itinayla kaçınıldığı gibi... Kurgunun bayıldığım bir diğer noktası bağımsız maceraların yer yer mesaj veren yer yer tiye alan kaliteli kısımları. Sucy'un mantar dünyası, Lotte'nin bağımlı olduğu kitap serisi (idolüm olmak istemiyorum sadece onu desteklemek istiyorum detayı) bölümü aklıma ilk gelenlerden. Kurgu klişelerden uzak, kaliteli ama bazım kısımlarda hafif eksik hissettiriyor yalan yok. Mesela büyü gücünün zayıflaması nasıl bir süreçten geçti ya da soyunda cadı olmayan biri nasıl cadı olabilir kısımları biraz daha detaylı olabilirdi, bunun dışında bir kusur yok. Bu arada bu yorumu yazdıktan sonra baktım sanırım anime öncesi tanıtım filmi gibi iki film varmış belki bahsettiğim kısımlara orada değinmiş olabilirler bu detayı da ekleyeyim. 


Yorumlarda animeyi çocuksu bulup beğenmeyenler olmuş bence genel izleyici kitlesine uygun yer yer içimizdeki çocuğu mutlu etmeye hitap eden bir animeydi, tabi ana karakterin beceriksiz olmasından nefret edenler için ideal bir yapım değil ama vereceği mesajlar böyle bir karakter şart ne yazık ki tabi ben de Diana karakterini Akko'dan daha çok sevdim belirteyim.
Özetle kurgusundaki mesajlara detaylara bayıldığım, çizimleri başarılı, atmosferi büyülü  25 bölümden oluşsan ve Netflix üzerinden seyredebileceğiniz bu yapım pek çok anime izleyicisinin beğenisini kazanabilir. 




14 yorum:

  1. Haziran ayından sonra izlemek istediğim çok fazla dizi, film anime var:) kalemine sağlık not aldım bu animeyi...

    YanıtlaSil
  2. Bayağıdır bu tarz bir anime arıyordum, bu yazı benim için tam zamanında geldi :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence bazı açılardan farklı bir anime, umarım seversin :)

      Sil
  3. Daha önce rastlamamıştım. Eğlenceli bir animeye benziyor. Bu arada BCP mayıs yazını merakla bekliyorum. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet eğlenceli bir anime, sanırım ülkemizde popüler değil ondan denk gelmemiş olabilirsin :)

      Sil
  4. Karakterlerin saçları ve genel olarak renkler çok sevimli. Çocuksu bulunmuş olabilir ama kimi zaman böyle yapımları izlemek iyi gelebiliyor. Daha önce giflerini beğenip ileride belki izlerim dediklerimden :) Baş karakterin bir anda efsanevi güçlerle düştüğü zorlukların içinden çıkmaması olayı müthiş. Yazıda da en çok sevdiğim paragraf, o kısımdan bahsedilen paragraflar oldu. Fark edip bundan bahsetme şeklin ayrıca güzeldi, eline sağlık ^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anime bahsettiğim açıdan farkını ortaya koyuyor, sürekli çalışmanın öğütlenmesi süper :) Karakterler gerçekten sevimli bazıları da ekstrada havalı :) İzlersen umarım seversin :)

      Sil
  5. aaa çok şekerler yaa duymamıştım bunu izlemem lazıım :D

    YanıtlaSil
  6. "Hani bazı fantastik diziler, kitaplar vardır ana karakterin her şeyden bihaber olduğu ve olayların göbeğine düşünce efsanevi bir şekilde sınırsız bir güç kazandığı, olaya sonradan dahil olmasına rağmen her şeyi hemencecik kavradığı... Kısacası pek çalışmadan çabalamadan insanüstü bir güce ya da yeteneğe sahip olan ana karakterlerden bahsediyorum. İşte Littile Witch Academia izlerken bu durumu göremeyeceksiniz zira istisnai bir kaç an dışında Akko ana karakter olmasına rağmen hatta Parıldayan Sopa onu seçmesine rağmen çoğu zaman desteğe muhtaç, asla hazıra konma hevesinde değil. Ona daima çalışması, daha çok çalışması öğütleniyor ve o da hem daha çok çalışıyor hem daha çok kendine inanıyor."
    İşte şimdi daha çok hoşuma gitti. O kadar çok izlenecek şey var ki, muhtemelen bunu izleyemeyeceğim ama bu özelliği onu izlemeden sevmeme yetti diyebilirim. Tavsiye için teşekkürler, çok güzel bir yorum olmuş, kalemine sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İzlemeden bile sevdiysen ne mutlu bana, detaylı ve güzel yorumun için ben teşekkür ederim :)

      Sil
  7. Anime sevimli görünüyor, nedense bana gakuen alice' i anımsattı. Onun çizimleri daha güzel gerçi. Bunun çizimlerini pek sevemedim. :) Karakterin çok çalışması bana Gai sensei ve Rock Lee' nin ölümüne çalışmalarını hatırlattı. O bakımdan güzelmiş. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet sevimli bir anime. Bahsettiğin animeleri izlemediğim için yorum yapamayacağım ama çizimleri sevmesen de bir şans verebilirsin :)

      Sil