EL DESORDEN QUE DEJAS (2020)-BCP TEMMUZ AYI

Raquel (Inma Cuesta) annesinin kaybından sonra  eşi German'ın (Tamar Novas) kasabasında edebiyat öğretmenliği yapmak için yollara düşer. 

Raquel izine ayrılan öğretmenlerin yerine vekil öğretmenlik yapmaktadır ve Novariz Lisesi'ne başlarken idealist, hevesli ve heyecanlıdır ta ki yerine geldiği öğretmenin 3 hafta kadar önce intihar ettiğini öğrenene kadar. 

Bu şokun ardından sınıftaki öğrencilerin kendisini vefat eden öğretmenle yani Viruca (Bárbara Lennie) ile kıyaslamaları, onu beğenmemeleri ve bunlar da yetmezmiş ki ilk günden öğrencilerden biri tarafından tehdit edilmesi Raquel için zorlu bir sürecin sadece başlangıcıdır. 

Raquel öğrencilerin mahremiyetini ihlal etmesiyle, şantajlarıyla uğraşırken  kendini bir anda Viruca'nın intiharının gizemini araştırırken bulur. 

Bu yolda bir çok destek ve köstekle karşılaşacak Raquel en büyük desteklerden birini  Viruca'nın eski eşi Mauro'da (Roberto Enríquez) bulur. Sınıfındaki  Iago (Aron Piper), Roi (Roque Ruíz) ve Nerea (Isabel Garrido) isimli öğrenciler ise her olumsuz durumda Raquel için baş şüpheli haline gelir. 

Raquel evliliğini mi kurtarsın, annesinin kaybını mı atlatsın, yerine geldiği öğretmenin intiharının gizemini mi çözsün yoksa  öğretmenlik mi yapsın derken arada Viruca'nın hayatına konuk olarak biraz da biz gizemleri çözmeye çalışıyor ve şüpheli listemizi genişletiyoruz. 

Bakalım Viruca'nın intiharı gerçekten intihar mı, Raquel içine düştüğü olayların içinden başına bir şey gelmeden sıyrılabilecek mi?

Blogları Canladırmaya devam ediyoruz ve bu ay İspanyol temasını ele alıyoruz. Söz konusu İspanyol temalı film ve diziler olunca seçenekler derya deniz ama ben ne yazık ki beklediğim şahanelikte bir yapım seçememişim. Sevdiğim ve sevmediğim kısımlarıyla geçelim eleştirilecek yerlere. 

Öncelikle kasabayla başlayayım. Herkesin herkesi tanıdığı ve zengini kolladığı kasvetli havanın ekran karşısından kendini hissettirdiği, yer yer sunulan orman manzaralarının ruhu ferahlattığı başarılı yansıtılmış bir kasaba izledik. Ben kasvetli havası ve güzel manzarası iyi yansıtılan kasabaları severim ve bu dizi de kasabanın çekimine diyecek sözüm yok. Aynı şekilde 8 bölümden oluşan dizi kendini hızla izlettiriyor. Boş zamanınız varsa arka arkaya izleyerek 6-7 saatte diziyi bitirebilirsiniz. Dizinin gizemli yanını da ara ara abartılı bulsam da genel olarak beğendim. Ve en çok neyi sevdim biliyor musunuz? Lisede derslerde işlenen kitapları, bahsi geçen yazarları... 45 dakikalık bölümlere serpiştirilen kitaplar, yazarlar diziye o kadar güzel yedirilmişti ki... Bahsi geçen kitapları araştırıp alışveriş listeme ekledim, ne yazık ki dilimize çevrilmeyenler vardı. Lisedeki edebiyat dersini beni imrendirecek kadar iyi yansıtmışlardı ekrana. 

Neyse bu kadar övdük gelelim neleri sevmedik? İlk olarak karakterler. Bir kasabada herkes gizemli mi davranır? Bir dizide beyaz karakter hiç mi olmaz? Bir dizide karakterlerin büyük kısmı gri ya da siyah mı olmak zorunda? Ana karakterlere tam ısınacağım hemen ondan soğutacak sahneler izlemek zorunda mıyız? Seyirci karakterlerin çoğu kötü olursa kimin elinden tutacak bu yolculukta? 

Peki ya bazı karakterlerin saçma sapan motivasyonlarla Raquel'i sıkıştırmaları, Raquel'in bir sürü olayın içinde telefonun şarjını takip etmemesi, Raquel'in kocama bile güvenemiyorum dedikten sonra kocasından başka herkese güvenmesi? 

Kafaları karıştıralım deyip, bir geçmiş bir günümüz dolaştıkları yetmezmiş gibi araya serpiştirilen rüyalar ve halüsinasyonlarında bu döngüde yerine almasının diziye farklı bir tat katmamasını da yazalım listeye. 

Çok şaşırtıcı bir final yapabilecek kurgunun bir noktadan sonra tahmin edilebilir şekilde final yapması, gerçi  not düşeyim Raquel dizi boyunca en mantıklı kararı finalde geleceğini seçerken verdi. 

Son söz başarılı kısımları başarısız kısımlarını ezip geçemeyen, IMDb puanı bile 6.7 olan, izlenecek çok kaliteli İspanyol yapımları olduğu için öneri listenize ekleyin demeyeceğim bir dizi.