Yaklaşık 3 ay önce severek takip ettiğim Rafların Arasından blogunda şöyle bir duyuruya denk gelmiştim.Duyurunun özeti her ay bir film ve bir kitap okumak amacıyla bir kulüp kurulmuş olması. O zamandır bu kulübün okuma-izleme etkinliğine katılmak istiyor ama bir türlü denk düşüremiyordum,neyse ki Ocak ayında etkinliğe katılma fırsatı buldum.
Sizde etkinliğe katılmak isterseniz bu adresi ziyarete edebilirsiniz.
Kitap&Film Kulübü bu ay oylamayla 1 kitap ve 3 film seçti,bende ilk filmini izleyip hemencecik yorumlama faslına geçeyim dedim.
John Oldman(David Lee Smith) üniversitede tarih alanında çalışan on yıllık bir profesördür ama şimdi istifasını vermiş ve pılını pırtını toplayıp şehri terk ediyor.
John 10 yıl bir üniversitede çalışınca haliyle akademisyen çevresi yapmış ve bu akademisyenler istifa etmesine anlam veremedikleri arkadaşları ile vedalaşmaya geliyorlar.
Farklı alanlarda doktoraları olan bu akademisyenler John'u sıkıştırıyorlar,neden gidiyorsun? sorularına dayanamayan John kendisiyle ilgili daha önce kimseye anlatmadığı şeyi arkadaşlarına anlatmaya karar veriyor.
Bunu yapmak için ilk başta bir hikaye kurguluyormuş havası veriyor.
Arkadaşlarına 14000 yıldır yaşayan birinin varlığından söz ediyor.Onlarda bu fikre balıklama atlıyorlar. Mesela biyolog olan Harry (John Billingsley) bir insanın o kadar yüz yıl yaşamasıyla ilgili yorumlar yapıyor.Olayı merakla dinleyen antropolog Dan(Tony Todd) John'un daha fazla anlatmasını istiyor. Grup "mağara adamı" lakabını taktıkları kişinin hakkında konuşurken,John o kişinin kendisi olduğunu ima ediyor.Tahmin ettiğiniz gibi ortalık karışıyor. Öğrencisi Linda(Alexis Thorpe) ile veda partisine gelen Art(William Katt) öfkelenip psikiyatrist arkadaşları Will'i(Richard Riehle) çağırıyor.
Bunu yapmak için ilk başta bir hikaye kurguluyormuş havası veriyor.
Arkadaşlarına 14000 yıldır yaşayan birinin varlığından söz ediyor.Onlarda bu fikre balıklama atlıyorlar. Mesela biyolog olan Harry (John Billingsley) bir insanın o kadar yüz yıl yaşamasıyla ilgili yorumlar yapıyor.Olayı merakla dinleyen antropolog Dan(Tony Todd) John'un daha fazla anlatmasını istiyor. Grup "mağara adamı" lakabını taktıkları kişinin hakkında konuşurken,John o kişinin kendisi olduğunu ima ediyor.Tahmin ettiğiniz gibi ortalık karışıyor. Öğrencisi Linda(Alexis Thorpe) ile veda partisine gelen Art(William Katt) öfkelenip psikiyatrist arkadaşları Will'i(Richard Riehle) çağırıyor.
Bu esnada herkes John'u dinliyor ve hepsi biliyor ki John'un anlattığı şeyler kitaplardan olabilir ve gene herkes biliyor ki John gerçekten 14000 yaşında olsa bu bile gene bundan kesinlikle emin olamayacaklar.
Bildiğiniz karmaşık bir ikilem.
John'un evine adeta hapsolan bu akademisyenler sohbete devam ediyor,Will gelip John'u vicdan muhasebesi yapmaya itiyor,"hiç onun yerine ben ölmeliydim" dedin mi soruları geliyor psikiyatristten.
Bir de John'a aşık Sandy(Annika Peterson) var ki o bütün olayı merakla izliyor.
Sonra laf dönüyor dolaşıyor ve inanca geliyor,hatta İncil soruluyor. İşte bu muhabbet din bilimci Edith(Ellen Crawford) için kopma noktası oluyor bize de olayın nasıl bağlanacağını izlemek kalıyor.
Namını çok duyduğum,çoğunlukla da övgülerin hakkını veren bir yapım.Ama abartıldığı kadar olmayan yanları da fazla.
Öncelikle filmin rengini gerçekten beğenmedim,bir de olayın din ekseninden yorumlandığı anları hoş bulmadım ne yazık ki.
Onun dışında filmin atmosferine,tek mekanda geçmesini rağmen neredeyse sıkmadan izletmesine,kurgunun merak uyandırıcı olmasına bayıldığımı itiraf edeyim.
Başlarda 14000 yıldan bu yana değişen yer şekillerinden,insan yapısından bahsederken gerçekten kaliteli diyaloglar geldi tabi sonrasında biraz yavanlaştığını inkar etmiyorum.
Dikkat çeken noktalardan biri de karşımızdaki en büyük inancımızı yerle bir ettiğinde ne hissedebiliriz? acaba diye düşündürme konusunda filmin gayet başarılı olmasıydı.
Bir de "biz senin doğru söylediğinden asla emin olamayız" kısmı var bence uğraşılırsa gayet emin olunabilirdi. En basiti tablonun gerçek olup olmadığı araştırılarak bir şeyler bulunabilirdi. Böyle mantıksızlıklar can sıkıcıydı.
Son söz son zamanlarda izlediğim en ilginç filmlerden biri olan düşük bütçeli The Man From Earth IMDb'den 8 benden 7.5 puan alan tek mekanda geçen diyalog ağırlıklı film arayanlar için ideal.
John'un evine adeta hapsolan bu akademisyenler sohbete devam ediyor,Will gelip John'u vicdan muhasebesi yapmaya itiyor,"hiç onun yerine ben ölmeliydim" dedin mi soruları geliyor psikiyatristten.
Bir de John'a aşık Sandy(Annika Peterson) var ki o bütün olayı merakla izliyor.
Sonra laf dönüyor dolaşıyor ve inanca geliyor,hatta İncil soruluyor. İşte bu muhabbet din bilimci Edith(Ellen Crawford) için kopma noktası oluyor bize de olayın nasıl bağlanacağını izlemek kalıyor.
Namını çok duyduğum,çoğunlukla da övgülerin hakkını veren bir yapım.Ama abartıldığı kadar olmayan yanları da fazla.
Öncelikle filmin rengini gerçekten beğenmedim,bir de olayın din ekseninden yorumlandığı anları hoş bulmadım ne yazık ki.
Onun dışında filmin atmosferine,tek mekanda geçmesini rağmen neredeyse sıkmadan izletmesine,kurgunun merak uyandırıcı olmasına bayıldığımı itiraf edeyim.
Başlarda 14000 yıldan bu yana değişen yer şekillerinden,insan yapısından bahsederken gerçekten kaliteli diyaloglar geldi tabi sonrasında biraz yavanlaştığını inkar etmiyorum.
Dikkat çeken noktalardan biri de karşımızdaki en büyük inancımızı yerle bir ettiğinde ne hissedebiliriz? acaba diye düşündürme konusunda filmin gayet başarılı olmasıydı.
Bir de "biz senin doğru söylediğinden asla emin olamayız" kısmı var bence uğraşılırsa gayet emin olunabilirdi. En basiti tablonun gerçek olup olmadığı araştırılarak bir şeyler bulunabilirdi. Böyle mantıksızlıklar can sıkıcıydı.
Son söz son zamanlarda izlediğim en ilginç filmlerden biri olan düşük bütçeli The Man From Earth IMDb'den 8 benden 7.5 puan alan tek mekanda geçen diyalog ağırlıklı film arayanlar için ideal.
Yıldızlararası'nı izledin mi? İzlemediysen keinlikle izle. Yorumun için teşekkürler :))
YanıtlaSilİzlemedim henüz,alayım listeme o zaman :)
Sililginç konu he. izlerim ki :)
YanıtlaSilUmarım seversiniz :)
SilThe Man from Eart entelektüel konulardan hoşlananlar için güzel bir film. Yıllar önce izlemiştim. Hatırlayabildigime göre kalıcı bir filmmiş demek ki diye düşünüyorum. :)
YanıtlaSilKalıcı ve farklı bir film :)
SilThe Man from Eart entelektüel konulardan hoşlananlar için güzel bir film. Yıllar önce izlemiştim. Hatırlayabildigime göre kalıcı bir filmmiş demek ki diye düşünüyorum. :)
YanıtlaSilKonu ilginç gibi. Bir şans vermek lazım.....
YanıtlaSilUmarım seversiniz :)
SilThe man from Earth, yaşlandık yeaa...
YanıtlaSil14 yıl olmuş fil çekileli, zaman çabuk geçiyor :)
Sil