Adam (Tom Hiddleston) Detroit'te herkesten uzakta adeta inzivaya çekilmişcesine yaşayan bir müzik ilahıdır. Adam sadece bir kaç insanla diyalog kurarak yaşamını sürdürmeyi başarmaktadır, onlardan bir de bütün isteklerini tedarik eden Ian'dan (Anton Yelchin) başkası değildir.
Eve (Tilda Swinton) Tanca sokaklarını arşınlayıp çok değer verdiği Christopher Marlowe (John Hurt) ile buluşan ve kitapseverliği göz dolduran bir kadındır.
En önemlisi ise Adam, Eve ve Marlowe'nin vampir olmasıdır
En önemlisi ise Adam, Eve ve Marlowe'nin vampir olmasıdır
İlerleyen sahnelerde Adam ile Eve'in evli olduklarını anlarız, iki aşık görüntülü konuşurken Eve Adam'ın çok depresifleştiğini fark eder.
Eve uçağa atlar ve Detroit'e varır.
Adam ve Eve bir araya gelip zombi olarak nitelendirdikleri insanlar hakkında konuşurlar, Eve Adam'a güzel şeylere tutunması hakkında tavsiyeler verir. Adam Eve geceleri arabayla gezdirmeye çıkarır.
Her şey olabildiğince düzgün giderken Eve'nin kardeşi Ava (Mia Wasikowska) ikiliyi ziyaret edince Adam'ın bütün huzuru kaçar.
Bize de karakterlerin asırlarca süren hayatlarından çekip çıkarılan bu kısacak günleri izlemek kalıyor.
Only Lovers Left Alive farklı bir film, bu sözümü iyiye de yorabilirisiniz kötüye de çünkü ciddi manada izleyen kişinin zevkine göre değerlendirebileceği bir film. Önce şunu söyleyeyim koca filmde önemli olan bir şey var gerisi tamamıyla bir çiftin hayatının ortasını alıp film yapmışlar diyebileceğim şekilde. Bir başlangıç yok bir son yok. Düzenli tutulan bir günlüğün orta yerinden üç beş sayfa okumak gibi bu filmi izlemek.
Devamında filmin aşırı kasvetli, karakterlerin aşırı depresif olduğunu eklemeliyim. Adam ruh hallerini yansıtmakta oldukça başarılı bir vampir. Soğukluğu, yalnızlığı, mutsuzluğu, karanlığı hissettirebilen bir film.
Bu noktada depresif bir film olmasını sıkıntı etmediğimi hatta filmi sevdiğimi ekleyeyim ama belalı baldız Ava ve yaptığı bazı şeyler filmi o kadar klişeleştirmişti ki... Film boyunca canımı sıkan en önemli şey Ava ve saçma sapan tavırları oldu.
Not düşeyim filmde beni gülümseten ender sahnelerden biri dört karakterin barda eğlenirken Ian'ın diğerlerine uymak adına çaktırmadan güneş gözlüğü takmaya çalıştığı sahneydi. En beğendiğim sahnelerin arasında ise Adam ve Eve'in yolculuk sonrası yorgunluğu... Yorgunluk bu kadar mı başarılı gösterilebilirdi gerçekten merak konusu.
Filmin en güzel taraflarından birisi mükemmel mekanlar ve bu mekanları tamamlayan şahane müziklerdi. Hele hele bu sahnelere tamamen uyan ve coolluktan neredeyse ölecek olan Eve ile Adam filmin çıtasını fazlasıyla yükselttiler.
Adam'ın evindeki önemli kişiler duvarı da, Eve'in kitap sevgisi de unutulmaması gereken güzel noktalardan. Hatta filmde Elif Şafak'ın kitabı da gösteriliyor eklemek lazım.
Karakterler sadece havalı da değil fazlasıyla bilgili de. Yüzyıllarca ömrün olsa, yaşlanmasan ve hastalanmasan pek çok sıkıntı senden uzak olsa kendini kitaplara versen, imkanın olduğunca tarihe yön veren kişilerle tanışsan nasıl olurdu acaba? diye düşündüysen cevabını bu filmde bulabilirsen. Eve her gördüğü bitkiye, hayvana Latince adlarıyla sesleniyor, Adam kendi çapında elektrik devreleri kuruyor. Ama özellikle Adam zombiler konusunda biraz ütopik düşünüyor ve bu da bizlere mantıklı gelse de aslında saçma. Yani kendileriyle 60-70 yıl yaşayan insanların aynı şeye aynı şekilde davranması, duyarlılık göstermesi mümkün değil bunu anlamaları gerek.
Son söz IMDb'den 7.3 puan alan kolay kolay herkese hitap etmeyen, kasvetli havasını vb. şeyleri sıkıntı etmeyenler için izlenebilecek havalı karakterler barındıran havalı bir film.
Çok iyi oyuncular ve senaryo :)
YanıtlaSilEvet oyuncular gerçekten başarılı :)
Silİsminin güzelliğiyle dikkatimi çekmiş ve ilk çıktığı zamanlarda izlemiştim filmi. Sadece Aşıklar Hayatta Kalır itiraf edeyim çok garip bulduğum bir filmdi. Jim Jarmusch'un çizgisini o zamanlar bilmiyordum ve filmi nereye koyacağımı bilememişim. Yorumunuzu okuduktan sonra bir kez daha izlemeye karar verdim.
YanıtlaSilIstanbul'da bu ayki uniq etkinliklerinde oynatilacak bu film. Aynı yönetmenin gecen yil Paterson isimli filmi, geçen haftalarda da 91 yapımı bir filmi sinemalara gelmişti. Jim Jarmusch bu aralar popüler oldu galiba. :)
Gitar seçimi, kan arama sahneleri, final, Eve'in cool halleri ve müzisyenin evi filmle ilgili bende iz bırakan bölümlerdi. Aslında yazdıkça hatırlıyorum bir bir ama tekrar izleyeceğim 'Yalnızca Aşıklar Hayatta Kalır" filmini. :)
İsmi kesinlikle çarpıcı, kurgusu ise hayal ettiğimiz gibi değil. Bazı sahneleri gerçekten akılda kalıcı. Tekrar izledikten sonra neler düşüneceğinizi merak ediyorum :)
SilGeçen gün bu filmi izleyecektim ama alt yazısı uygun değildi. İnternette değişik bir aşk filmi tanımını görünce ilgimi çekmişti. Başka bir kaynaktan izleyeyim en iyisi :-)
YanıtlaSilDedikleri gibi değişik bir film, depresif filmler seni rahatsız etmezse şans verip izleyebilirsin :)
Silisim çekici :)
YanıtlaSil