17 Mart 2015 Salı

THE IMITATION GAME-ENİGMA/YAPAY OYUN (2014)

1951 yılında bir matematik profesörü olan Alan Turing'in(Benedict Cumberbatch)evinin soyulmasıyla başlıyor film.


Olayı araştırmaya gelen Dedektif Robert Nock'u(Rory Kinnear)  başından savan Alan,başına ne büyük bir bela aldığının farkında değil tabi ki. Çünkü Nock Alan'ın Sovyet casusu olduğuna inanır  ve bunun için araştırmalara girişir.
Biz de bu sırada 1939 yılına döneriz ki filmin büyük çoğunluğu bu zaman diliminde geçiyor. Alan İngiliz devletine hizmet vermek için görünürde radyo fabrikası olan mekanın yolunu tutar. Orada Denniston(Charles Dance) ile bir nevi mülakata girer. 
Denniston onu savaşı kazanmalarını sağlayacak bir görevde çalıştırmaktan son anda vazgeçecek Alan her şeyi tersine döndüren o kelimeyi söyler Enigma. Almanların iletişimde kullandıkları şifreleme cihazı ve devlet bir grup bilimciyi bir araya toplayarak Enigma'ı kırmasını sağlayacak. Alan Enigma kelimesini kullanınca gruba alınıyor haliyle.
Hayır aslında adam dünyanın en iyi matematikçisi,Denniston onu ekibe almayacak ama adam daha Alan'ın yazdığı makalenin adını okuyamadıüını itiraf da ediyor.Tabi ki bu şifreleme yöntemini kırmak çok çünkü ilkin 159 trilyon olasılık var ikincisi Almanlar her gece yarısı makinenin şifreleme yöntemini değiştiriyorlar.Yani gün boyu denenen bütün olasılıklar gece yarısı çanları çaldığında çöpe gidiyor. Alan ekibiyle uyumsuz bir performans sergiliyor,fazlasıyla kibirli,ukala,iletişim düzeyi yerlerde ama ekibin değinmediği mühim bir noktaya parmak basıyor. 
O tek tek şifre kırmaya çalışmaktansa bütün şifreleri kırabilecek bir makine tasarlıyor ama ekibin lideri Hugh Alexander(Matthew Goode) onun makinesi için ödenek vermiyor hatta ekipçe uyumsuz tavırlarından dolayı onu şikayet ediyorlar. Alan ne yapıyor peki MI6 ajanı Stewart Menzies(Mark Strong)ile Churchill'e mektup gönderiyor.
Churchill Alan'a sağlam bir yetki veriyor. 
Alan'ın yaptığı ilk iş ekipten iki kişiyi kovmak yerine yeni kişiler almak oluyor.Bu kişileri bir bulmaca vasıtasıyla sınava alan Alan sonunda  Joan Clarke(Keira Knightley) ve Jack Good'u(James Northcote) işe alıyor. 

Ve Alan,Hugh,John Cairncross (Allen Leech),Peter Hilton(Matthew Beard),Joan ve Jack'ın dahil olduğu ekip şifreyi kırmak için iş başı yapıyor.
Savaşın alıp başını gittiği dönemde bütün yükün bu grubun omuzuna bindiğini görüyor ve onların umutsuzca ilerlemeye çalışmalarını izliyoruz ve en çokta Alan'ın bütün olumsuzluklara rağmen makinesini inşa edip edemeyeceğini merak ediyoruz..


Gelelim yorumuma bir biyografi filmi Enigma,dehaların dehası,bilgisayarın mucidi sayılan  Alan Turing'in hayatı aktarılmış bize. Filmi izlemeden önce önünde saygıyla eğilesi Alan Turing'in biyografisine bir göz attım ve filmin sonunda içime hüzün düşeceğini anladım.Fazla detay girmeye gerek yok tahmin ettiğim gibi oldu. 
Filmin en başarılı noktalarından biri oyuncuların fazlasıyla başarılı olması. Hele hele başrolü sırtlayan Benedict Cumberbatch... Biliyoruz ki aktör kibirli dehaları oynamakta bir hayli tecrübeli şaşırmadım filmin başından sonuna kadar oyunculuğuna ama sonu var ya sonu Benedict'in kendini aştığı,alkışı hak ettiği,Oscar adaylığı hakkıyla aldığı bir performanstı.Benim için  o sahneler gerek Benedict'in eşsiz başarı gerek olayın gerçekliği yüzünden oldukça duygusal geçti.
Keira Knightley belli bir kesim tarafından nedense beğenilmemiş tamam Benedict'in yanında sönük kaldığı kabul ama o kadar da kötü değil. Kadronun geri kalanı ise filmi daha da başarılı yapacak şekilde bürünmüşler rollerini.
Uyarlama bazında bu dalda Oscar alan bir filmi eleştirmek bana düşmez hele de sağda solda okuduğum bir kaç bilgi üzerinden. Ama bir kaç yerde özellikle Turing'in sosyal ilişkilerde çok iyi olduğunu iş arkadaşlarıyla geçinemeyen biri olmadığı yazılmış.Ayrıca bir kaç şeye daha karşı çıkılmış. Açıkçası doğrulukları ne düzeyde bilmediğim için bu bilgiler beni pek bağlamadı.Ama aslı varsa alınan Oscar bir hayli komik kaçar.
Ayrıca gerek eşcinsel hakları gerek kadının konumu açısından İngiltere'yi o dönemde çok iyi yansıttıklarını düşüyorum. İnce ince verilen bir kaç mesaj bile fazlasıyla iş görmüş.
Bir de eklemezsem olmaz 1920'lere Alan'ın kolej yıllarına dönüşlerde filmin başarısına başarı katmış.Genç Turing'i canlandıran Alex Lawther de alkışı hak edenler arasında.
IMDb tarafından 8.2 puan alan,8 dalda Oscar'a aday olan ve En İyi Uyarlama Senaryo dalında Oscar'ı kucaklayan bu film,Turing'in hayatının(deha olmasına rağmen devleti için çalışmasına rağmen, eşcinsel olduğu için yaşadığı bizzat o devlet tarafında bin bir türlü zorluğa maruz kalan ve itibarına bile ölümünden 60 yıl kadar sonra kavuşan bir insan)  Benedict'in oyunculuğu ile taçlanmasıdır.


16 yorum:

  1. Bu oyuncunun filmleri güzel oluyor, not aldım :) teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet Cumberbatch gerçekten başarılı bir oyuncu :)

      Sil
  2. Tercih yaparken değerlendireceğim. Teşekkürler.........

    YanıtlaSil
  3. Detaylı güzel yazı için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  4. Bir sayfa dolusu listemde var. Tanrım bol vakit istiyorumm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen izlenecek,okunacak bir sürü şey ve azıcık vakit var :(

      Sil
  5. çok hoş bir blogunuz var film de güzel seyredeceğim...

    YanıtlaSil
  6. izledim bu filmi çok güzeldi çok beğendim

    YanıtlaSil
  7. İzlenecek o kadar şey var ki keşke biraz vaktim olsa paylaşım için teşekkürler bloğunuzu takipteyim

    YanıtlaSil