Pierce'in kitap okumanın beynin duyu mekanizmalarını uyardığını anlattığı bir dersin ardından düğün yemini yazma derdiyle boğuşan Moretti'e geçiyoruz.
Düğün yemini derdi Bangladeş Başkonsolosu'nun sekreteri Nasim tarafından bıçaklanmasıyla bölünüyor.
Moretti davayı hemen alıyor ve Nasim ile konuşuyor. Nasim'in herkesin acısını hissettiğini öğrenince olaya Pierce dahil oluyor ve Nasim'de Ayna Dokunuşu Sinestezisi olduğunu öğreniyoruz. Anlayacağınız Nasim başkasının acısını kendi acıysımış gibi hissediyor.
İkili Nasim'in doğru söylediğine inanır ve onu aklamak için konsoloslukta araştırmalara başlarlar.
Olaylar örtbas edilmeye çalışılan bazı şeyleri açığa çıkarır bize de katilin kim olduğunu öğrenmek kalır.
Moretti davayı hemen alıyor ve Nasim ile konuşuyor. Nasim'in herkesin acısını hissettiğini öğrenince olaya Pierce dahil oluyor ve Nasim'de Ayna Dokunuşu Sinestezisi olduğunu öğreniyoruz. Anlayacağınız Nasim başkasının acısını kendi acıysımış gibi hissediyor.
Finale iki bölüm kalınca fazla eleştirme istemiyorum ama Başkonsolos'un katilinin Nasim'in bir cümlesiyle anlaşıldığını es geçemem. Son bölümler diye mi bir özensizlik var yoksa ben izleye izleye senaristlerin kafa yapısını az buçuk çözdüm anlamadım. Cinayetin gizemi vasat olsa da Ayna Dokunuşu Sinestezisi hastalığına değinilmesi gerçekten iyi bir detaydı, bu tarz konularda Perception ufkunuzu açabilir. Ayrıca Nasim'in Pierce'in duygularını hissetmesi de yansıtılması gereken bir noktaydı. Güzel bulduğum bir diğer şeyse gazetecinin ölümü ve temiz ayak bağlantısıydı.
Daha da uzatman finale adım adım ilerleyelim diyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder