Ayan Ranjan (Ayushmann Hurrana) çok başarılı bir eğitim hayatının ardından Hindistan'ın kırsal kesimlerindeki Laalgaon'a atanır. Ayan daha görev yerine ulaşmadan kast sisteminin ayrımcılıklarını fark eder ve daha ilk sahneden bu ayrımcılıklara dur diyeceğini gösterir bizlere.
Ayan geldiği akşam civar köylerde birinde 3 kızın kaybolduğunu ama karakolun bu olayı pek umursamadığını öğrenir. Polislerin umursamazlığının kızların kayıtlı kasta mensup olmalarından kaynaklandığını anlamak için müneccim olmaya gerek yoktur.
Ertesi gün bu üç kızdan ikisinin cesedi bulununca Ayan dumura uğrar, Başkomiser Bhramadatt Sing (Manoj Pahwa) kızların namus cinayetine kurban gittiğini söyler.
Ayan tabi ki neyin içine düştüğünü anlar ama bu yolun onu nereye götüreceğini kestiremez.
Başlangıçtaki bocalaması karısı Aditi (Yatsı Talvar) ile yaptığı telefon görüşmeleri ve alt kastların (özellikle Dalit kastı) yaşadıkları eziyeti görmesiyle son bulur. ,
Ayan bu iki kızın katilini bulmak için elinden geleni yapmaya ve kayıp kızdan da umudu kesmemeye kararlıdır.
Ayan Laalgaon'daki memurların "Sen zaten gideceksin, biz bu insanlarla kalacağız." sözlerine aldırmadan araştırmalara ve mücadelelere başlar.
İlerleyen zaman onu başka bir mücadeleci olan Nishad ile karşı karşıya getirir. Nishad Dalit'in aşağılanmasına son vermeye çalışan ama bu yüzden de üst tabakadakilerin huzurunu kaçırdığı için suçlu olarak nitelendirilen bir gençtir, aynı zamanda kayıp kızın ablası olan Gaura (Sayani Gupta) ile sevgilidir. Karşı karşıya olan ikili kayıp kızı bulmak için birbirlerini destekleyecektir.
Ayan karşısındakilere aldırmadan yanındakilerle elinden geleni yapar ve bizlere de bu hikayenin sonunu izlemek kalır.
Hindistan Anayasası'nın 15. maddesine göre devlet din, ırk, kast, cinsiyet, doğum yeri ve benzeri sebeplerle hiçbir vatandaşına ayrımcılık yapamaz. Kuyu, tapınak havuzu, yıkanma alanı, yol ve diğer kamu mallarının herhangi biri tarafından kullanımı kısıtlanamaz veya bir koşula bağlanamaz.
Film hakkında düşüncelerimi yazmadan evvel son günlerde yaşanan yangınların son bulmasını diliyorum. Bu felaketi yakından yaşayanlara -biliyorum bir faydası yok ama- geçmiş olsun diliyorum.
Blogları Canlandırma Projemizin Temmuz ayı teması Hint kültürüydü. Ara ara Hint filmleri seyrettiğim için film seçerken kaçındığım iki şey var. İlki aşırının ötesinden uzunluğu, ikincisi bitmek bilmeyen dans sahneleri. Article 15 130 dakika ve dans sahnesi bulunmayan filmlerden biri, üstelik gerçekten de başarılı bir yapım.
Kurguyla başlayalım, cinayete kurban giden kızların katilini bulmaya kararlı cengaver polis konusu fazlasıyla tanıdık gelse de bu filmi bu şekilde basite indirgemek filme aşırı haksızlık olur. Şöyle anlatayım Article 15'te kast sisteminden tutup yapılan örtbaslara uzanan onu da alt tabakanın hakkını aramasıyla birleştiren araya ayrımcılıktan, haksızlıktan bahseden sağlam replikler serpiştiren özetle katil arayışına toplumsal sorunları muazzam derecede başarılı yediren sağlam bir kurgu var. Öyle ki normalde eğreti duran Aditi ve Ayan'ın mesajlaşmaları ince noktalara değindi için filmde kendi içinde bir yer buldu, tıpkı Nishad ve Gaura muhabbeti gibi.
Filmin yer yer kasvetli olan atmosferi filme aşırı yakışmış, o sisli havanın o köylerdeki insanların üstüne çöken kasvet olduğunu görmemek ve yönetmeni tebrik etmemek zor.
Oyuncuklar genel olarak başarılıydı, belki bazı karakterleri daha iyi canlandırabilecek oyuncular vardır ama ben bu kadroyu da genel olarak beğendim. Özellikle Ayan, Nishad ve Gaura karakterlerini canlandıran oyuncuları başarılı buldum.
Son söz Hindistan'daki toplumsal sorunlara çekinmeden parmak basan, insanın yüreğine oturan yerleri ile gerçekçiliğini pekiştiren bu film Hint filmi izlemeyenlere dahi önerebileceğim yapımlardan biri.
Son yazıların birbirinden güzel olmuş🥰
YanıtlaSilAmma Hint filmi cık cıık ben sevmiyorum :)))
Teşekkürler, bazı Hint filmleri gerçekten güzel ama şans ver bence :)
SilGüzel bir tanıtım olmuş. Film ilgi çekici. Zaten Hint dizilerinde de polislerin sürekli eleştirildiğini görüyorum. Onlarda bu durum bayağı sorunlu sanırım.
YanıtlaSilEvet en çok Hint ve Kore yapımlarında bu eleştiriye denk geliyorum :(
Silpikiii izleriz tabiii :)
YanıtlaSilYorumunu eksik etme o zaman :)
Sil:)
SilDans sahnelerini seviyorum ben. Hatta bazılarının şarkıları çok güzel oluyor ama 3-4 saatlik süreleri çok zorluyor beni :-(
YanıtlaSil3-4 saat zor gerçekten ben bazen 2 saatlik filmlerde bile aşırı sabırsız oluyorum :)
SilKonu itibari ile ilgi çekici ve sosyal mesajlar veren bir film demek ki. Konuyu sevdim. Yakın zamanda izlerim inşaallah. :)
YanıtlaSilEvet sağlam sosyal mesajları var :)
SilBu filmi daha önce görmemiştim. Yazını okuyunca merak ettim ve hemen aldım listeme mutlaka izleyeceğim :) Emeğine sağlık.
YanıtlaSilGüzel bir film, izleyince yorumunu bekliyorum :)
SilBu tarz filmlerin daha çoğalması gerek ama bunlar sayesinde değişimler oluyor mu acaba, onu bilmek lazım. Gerçi bir şey olmasa bile -ki inşallah oluyordur- biz biliyoruz, bunlar gerçekten var olduğunu öğreniyoruz. Film ilgimi çekti, izlemek isterim. :)
YanıtlaSilDediğin gibi inşallah bu filmler sayesinde olumlu değişimler oluyordur :)
SilFilm bana 2017 yapımı Newton'u hatırlattı. Orada, aşağıdaki insanların seçim hakkını savunan bir memur etrafında dönüyordu olay ve askerler/polisler gene zıtlaşıyordu. Herhalde böyle sosyolojik filmlerdeki mesajları dağıtmamak için şarkılar eklemeyip normal film süresinde tutuyorlar. Filmi sevdim. Karşıma çıkardığın için teşekkür ederim. Emeğine sağlık.
YanıtlaSilNewton filminin konusuna baktım ve bayağı ilgimi çekti, listeme ekledim. Dediğin gibi sosyal mesajın ağırlığını korumak adına şarkı eklemesi olmamıştır zaten konuya da eğlenceli bir şarkı zerre uygun değil.
Silgüzel bir eleştiri olmuş iyi incelemişsin filmi not edeceğim bu aralar kasvetli şeyler izleyemiyorum o nedenle daha sonra bakarım muhtemelen :)
YanıtlaSilKasvetli yapımlar aramayanlara önerilmez zaten. Umarım izlersin ve seversin yakın vakitte olmasa bile.
Silİzlemek için seçeceğim tarz filmlerden biri:) Öneri için teşekkürler
YanıtlaSilRica ederim, seveceğini umduğum başarılı bir yapım :)
Sil