SOUTH PARK 18. SEZON 7. BÖLÜM

South Park uzun süredir severek izlediğim ama bloguma bir türlü hakkında bir şeyler yazamadığım bir dizi. Aslında hep ilk bölümden tekrar izleyip buraya not düşeyim diye beklesem de bu bölüm o kadar şahaneydi ki yazmasam olmaz dedirtti bana.

Bölümü kısaca anlatıp,övgülerimi de ekleyeyim hemen.

Her şey Cartman Oculus sanal gerçeklik cihazını kullanarak Butters'ı kandırmasıyla başlıyor.

Butters garibim bu cihazı taktığında gerçekten sanal evrene geçtiğine inanıyor.

 Bildiğiniz üzere Cartman cin gibi Butters ise saf olunca bu kandırmaca bir hayli iyi işliyor. Lakin Butters bu işi o kadar çok inanıyor ki sanal gerçeklikte kendisine sürekli ceza veren babasında intikam alıyor hatta başka işlere de girişip hem hastanelik olur hem de okkalı bir ceza alıyor.

Spoiler...

Cartman tabi ki de bu olaydan yırtmak için Butters'a sanal gerçeklikte sıkıştığı yalanını uyduruyor.

Buraya kadar her şey normal ilerlerken (ne kadar normal denilirse artık) Cartman'ın aldığı bir telefonla her şeyi değişiyor.

Meğersem sanal gerçeklikte tıkılı kalan Cartman'mış.

Cartman hemen soluğu Butters'ın yanında alıp Butters'ı sıkıştırınca Butters Kyle'i arıyor.

Bu arada Butters'in ceza alma sebebini babası bile hatırlamıyor...

 Kyle olayı iplemese de Kenny'in gelip Cartman'ın sanal gerçeklikte sıkıştığını söylemesi işler değiştiriyor. Üç arkadaş Cartman'ın sanal gerçeklikte sıkıştığını anlayınca Kyle müşteri hizmetlerini arıyor.

Bu arada müşteri hizmetlerinde Steve'in adamı sinir etmekte ustalık belgesi aldığına eminim. Steve Kyle'a cihazlarımız hatalı ama arkadaşınızı kurtarmak istiyorsanız,sizde cihazı takıp sanal alem dalın tavsiyesi verir. Sanal gerçekliğe gelen ise Kyle oluyor.

 Kyle hemen Cartman'ın yanına gider Cartman ve Eric bir masaya oturup konuşurlar ve o der ki ben bilgisayar programıyım öteki der ki ben bilgisayar programıyım. İşin içinden çıkamazlar ve tekrar müşteri hizmetlerini ararlar.Müşteri hizmetlerinde karşılarına gene Steve çıkınca işkillenirler ve Stan'ı bulurlar.

 O da ne sanal gerçeklik cihazını takan Kenny ve Stan bütün bunların gerçek olduğunu söylüyor.Kyle ise olayı çözmek için tekrar Steve'e bağlanıyor. Müşteri hizmetlerini arayan ilk kişiyi öğreniyor. Butters...Bu arada öğreniyoruz ki hala sanal gerçeklikteyiz çünkü Steve'i gerçek Steve arıyor ve sanal gerçeklikte kalan bir müşteri müşteri hizmetlerini aradığı için bu sonsuz geribildirim döngüsüne neden olduğunu söylüyor.

Bu arada dört kafadar Butters'ın evine geçiyor,orada Butters'ın babası Butters'ı dövmeye kalkıştığı zaman Steve telefondan Stan'a sesleniyor.

 Sanal gerçeklikte sıkıştıkları ve paradoksu aşabilmek için müşteri hizmetlerinden memnun kaldığını söylemesi gerekiyor.

Stan bunu söyler söylemez olaylar çözülüyor. Ardından Stan sanal gerçeklikten çıkıyor ve bölüm gerçek karakterlerle sonlanıyor.

Spoiler biter...

Gelelim yorumuma bu bölüme tek kelimeyle bayıldım.Resmen bir film havası içerinde geçti tüm bölüm.  Üstelik öyle sıradan bir filmde değil senaryosu oldukça kaliteli ve zekice yazılmış şahane bir film.

Kimin rüyasının içindeyiz yerine kimin sanal gerçekliğinin içindeyiz teması esas alınmış ve başta Başlangıç olmak üzere bir çok filme selamlar çakılmış. Özellikle Cartman'a gelen ilk telefondan bölümü izlerken ağzım açık kaldı,hızının yakalanması fazlasıyla zor bir bölüm olmuştu. Ayrıca müşteri hizmetlerinden hiçbir şekilde çözüm alamadığımızın vurgulanması fazlasıyla hoş bir detay olmuştu. Cartman'ın sürekli ben bilgisayar programı olan benim deyişi ve Kyle'i buna ikna etmeye çalışması süperdi. Sonra sanal dünyada yapılması sonsuz bir döngü oluşturan şeyler,Steve'i arayan Steve ve bölümün son saniyeleri hatırda kalıcı şeylerdendi. Özetle belki izlediğim en iyi South Park bölümü unvanını taşımaz  ama son zamanlarda izlediğim en iyi South Park bölümü unvanını rahat rahat alır.