Kitap Künyesi
Adı: Küçük Prens
Orijinal Adı:Le Petit Prince
Orijinal Adı:Le Petit Prince
Yazarı:Antoine de Saint-Exupery
Çevirmen:Cemal Süreya-Tomris Uyar
Yayınevi: Can Çocuk Yayınları
Sayfa:105
Kitabın anlatıcısı 6 yaşındayken fil yiyen boa yılanını resmini çizip,yetişkinlerce şapka sanılmasının ardından boa yılanının içindeki fili çizip yetişkinlerce ders çalış ayarını almasının ardından resim çizmeyle ilişkisini kesen ve ileride yetişkinler gibi davranmaya başlayan biri. Her ne kadar yetişkinler gibi davransa da her daim o boa yılanını şapka sanmayacak bir yetişkin aramayı da ihmal etmiyor.
Gel zaman git zaman anlatıcının uçağı Sahra Çölü'nün üstünde kazaya uğruyor ve uçağın motoru bozuluyor. Anlatıcı çölün ortasında 1 haftalık suyla kalakalıyor ve motoru tamir etmek için kolları sıvıyor. Ve işte Küçük Prens anlatıcının hayatına böylelikle giriyor. Bir anda çölde beliren Küçük Prens anlatıcıdan koyun çizmesini istiyor.Yıllardır çizim yapmayan anlatıcı ona fil yutmuş boa yılanını vermeye çalışıyor ama Küçük Prens fil yapmış boa yılanını istemediğini belirtiyor. Anlatıcıda koyun çizmeye başlıyor.
"İnsanlar nerede?Çölde biraz yalnızlık duyuyor kişi..."
"İnsanların arasında da yalnızlık duyulur."
Zaman geçtikçe anlatıcı Küçük Prens'in hayatını öğrenmeye başlıyor. Onun başka bir gezegenden buraya geldiğini anlıyor. Gezegeninin küçücük olduğunu kendisi dışında üç tane yanardağı olduğunu,bir de çok sevdiği bir çiçeği olduğunu anlatıyor Küçük Prens ona.
Küçük Prens ciddi bir sesle:
"Zararı yok,"dedi "bizim orada her şey o kadar küçüktür ki!"
Sonra,belki biraz üzüntüyle,ekledi:
"Gözünün alabildiğine de gitsen pek uzaklaşmış olmazsın bizim orada."
Sonrasında Dünya'ya gelmeden gezdiği diğer gezegenleri orada karşılaştığı insanları dinliyoruz Küçük Prens'ten.325,326,327,328,329,330'uncu asteroidlerin etrafında yaptığı bu gezi onu 6 farklı insanla karşılaştırmış en sonunda da geziyi Dünya'da sonlandırmış Küçük Prens...
"Dünya başka gezegenlere benzemez!Orada yüz on bir kral(zenci kralları da sayarsak)yedi bin coğrafyacı,dokuz yüz bin işadamı,yedi buçuk milyon sarhoş,üç yüz bir milyon kendini beğenmiş yani aşağı yukarı iki milyar büyük yaşamaktadır."
Daha da anlatırsam kitabı anlatmış olacağım için yorumuma geçiyoruz,Küçük Prens'i duymayan var mı bilmiyorum ama oldukça popüler bir kitap,okuduğumda bu zamana kadar niye okumadım ben bunu diye hayıflanmama neden olan bir kitap.
Yazar nasıl becermişse hemen hemen her sayfada ince işlenmiş,zekice düzenlenmiş imalarda bulunmuş. Tilkiyle Küçük Prens'in sohbetine mi değinsem,yoksa Küçük Prens'in gezdiği 6 gezegendeki karakterleri mi değinsem bilemedim.En basitinden anlatayım çocuklardaki yaratıcılığı yetişkinlerin 5 dakikada nasıl söndürdüğünü daha kitabın girişindeki yarım sayfaya oldukça ilginç bir şekilde sığdırmış yazar.
"Gerçeğin mayası gözle görülmez."
Kimin aklına gelir bir fil yutmuş boa yılanı,kimin aklına gelir kutuyu çizip koyunu içinde hayal etmek. Daha neler var neler hepside bu kısacık kitaba yayılmış,bizler okuyalım,üstüne düşünelim,en sonunda özümseyip yaşama yansıtalım diye.
"O zaman sen de kendini yargılarsın.En gücü de budur zaten.Kendini yargılamak başkalarını yargılamaktan çok daha güçtür zaten.Kendini yargılamayı başarabilirsen gerçek bir bilgesin demektir."
"Ben kendimi nerede olsa yargılarım.Bunun için buraya yerleşmem gerekmez."
Kitabın anlatıcısı 6 yaşındayken fil yiyen boa yılanını resmini çizip,yetişkinlerce şapka sanılmasının ardından boa yılanının içindeki fili çizip yetişkinlerce ders çalış ayarını almasının ardından resim çizmeyle ilişkisini kesen ve ileride yetişkinler gibi davranmaya başlayan biri. Her ne kadar yetişkinler gibi davransa da her daim o boa yılanını şapka sanmayacak bir yetişkin aramayı da ihmal etmiyor.
Gel zaman git zaman anlatıcının uçağı Sahra Çölü'nün üstünde kazaya uğruyor ve uçağın motoru bozuluyor. Anlatıcı çölün ortasında 1 haftalık suyla kalakalıyor ve motoru tamir etmek için kolları sıvıyor. Ve işte Küçük Prens anlatıcının hayatına böylelikle giriyor. Bir anda çölde beliren Küçük Prens anlatıcıdan koyun çizmesini istiyor.Yıllardır çizim yapmayan anlatıcı ona fil yutmuş boa yılanını vermeye çalışıyor ama Küçük Prens fil yapmış boa yılanını istemediğini belirtiyor. Anlatıcıda koyun çizmeye başlıyor.
"İnsanlar nerede?Çölde biraz yalnızlık duyuyor kişi..."
"İnsanların arasında da yalnızlık duyulur."
Zaman geçtikçe anlatıcı Küçük Prens'in hayatını öğrenmeye başlıyor. Onun başka bir gezegenden buraya geldiğini anlıyor. Gezegeninin küçücük olduğunu kendisi dışında üç tane yanardağı olduğunu,bir de çok sevdiği bir çiçeği olduğunu anlatıyor Küçük Prens ona.
Küçük Prens ciddi bir sesle:
"Zararı yok,"dedi "bizim orada her şey o kadar küçüktür ki!"
Sonra,belki biraz üzüntüyle,ekledi:
"Gözünün alabildiğine de gitsen pek uzaklaşmış olmazsın bizim orada."
Sonrasında Dünya'ya gelmeden gezdiği diğer gezegenleri orada karşılaştığı insanları dinliyoruz Küçük Prens'ten.325,326,327,328,329,330'uncu asteroidlerin etrafında yaptığı bu gezi onu 6 farklı insanla karşılaştırmış en sonunda da geziyi Dünya'da sonlandırmış Küçük Prens...
"Dünya başka gezegenlere benzemez!Orada yüz on bir kral(zenci kralları da sayarsak)yedi bin coğrafyacı,dokuz yüz bin işadamı,yedi buçuk milyon sarhoş,üç yüz bir milyon kendini beğenmiş yani aşağı yukarı iki milyar büyük yaşamaktadır."
Daha da anlatırsam kitabı anlatmış olacağım için yorumuma geçiyoruz,Küçük Prens'i duymayan var mı bilmiyorum ama oldukça popüler bir kitap,okuduğumda bu zamana kadar niye okumadım ben bunu diye hayıflanmama neden olan bir kitap.
Yazar nasıl becermişse hemen hemen her sayfada ince işlenmiş,zekice düzenlenmiş imalarda bulunmuş. Tilkiyle Küçük Prens'in sohbetine mi değinsem,yoksa Küçük Prens'in gezdiği 6 gezegendeki karakterleri mi değinsem bilemedim.En basitinden anlatayım çocuklardaki yaratıcılığı yetişkinlerin 5 dakikada nasıl söndürdüğünü daha kitabın girişindeki yarım sayfaya oldukça ilginç bir şekilde sığdırmış yazar.
"Gerçeğin mayası gözle görülmez."
Kimin aklına gelir bir fil yutmuş boa yılanı,kimin aklına gelir kutuyu çizip koyunu içinde hayal etmek. Daha neler var neler hepside bu kısacık kitaba yayılmış,bizler okuyalım,üstüne düşünelim,en sonunda özümseyip yaşama yansıtalım diye.
"O zaman sen de kendini yargılarsın.En gücü de budur zaten.Kendini yargılamak başkalarını yargılamaktan çok daha güçtür zaten.Kendini yargılamayı başarabilirsen gerçek bir bilgesin demektir."
"Ben kendimi nerede olsa yargılarım.Bunun için buraya yerleşmem gerekmez."
yakın bir zamanda tekrar okudum ve saklıyorum bu kitabı :)
YanıtlaSilSaklanacak kitaplardan :)
Silbaşucu kitaplarımızdan birisi
YanıtlaSilAynen öyle :)
SilÇok güzel bir kitap, ara ara ilk defa okuyormuşum gibi okurum :)
YanıtlaSilHer seferinde ilk kez okuyormuş hissi yaratmak büyük başarı :)
SilGüzel kitap bencede.
YanıtlaSilAynen öyle :)
SilGüzel kitap bencede.
YanıtlaSilbir ben okumadım sanırım çok da merak ediyorum bir kez sormuştum kalmadı dediler bir daha bakayım teşekkürler.
YanıtlaSilUmarım okur ve seversiniz :)
Silah ah en sevdiklerimden tabiii. artık filmi ve çizgi dizisi de var yaa. ikisini de izlemedim henüz amaa :)
YanıtlaSilBende izlemedim ne yazık ki :(
Silgülümüzün solmaması dileklerimle
YanıtlaSilTeşekkürler :)
SilGelmiş geçmiş en iyi kitap. Ara sıra tekrar okurum, büyük bir zevkle. Ve öğrencilerime de hediye ediyorum onların da okumasını istiyorum.
YanıtlaSilNe güzel öğrencilerinizi de bu kitapla tanıştırmanız :)
SilÇok severim (:
YanıtlaSilÇok sevilen bir eser :)
SilKlasikleşmiş harika bir eser.
YanıtlaSilAynen öyle :)
SilHarika bir kitaptır ara ara yeniden okurum ;)
YanıtlaSilBen de tekrar okumayı planlıyorum :)
SilEn kosa zamanda okuyacagim insallah
YanıtlaSilUmarım seversiniz :)
SilKüçük Prens ömür boyunca 3-4 kere okunabilecek kitaplardan biri bence, geç kalmış değilsiniz her yaşta ilham alabilirsiniz :) Hemen yazınıza bakacağım :)
YanıtlaSil