3 Ekim 2015 Cumartesi

MRS.DALLOWAY-VIRGINIA WOOLF

Kitap Künyesi
Adı:Mrs.Dalloway
Yazarı: Virginia Woolf
Çevirmeni:Tomris Uyar
Yayınevi: İletişimYayınları
    Sayfa:190
1923 yılında İngiltere'de yaşayan Mrs.Dalloway o akşam vereceği parti için çiçekleri almaya gider. Big Ben çanlarını çalar.


İşte roman böyle başlıyor. Burjuva bir tabakaya mensup olan Clarissa Dalloway vereceği partiyi düşünürken düşündükleri onu Peter Walsh'a getirir,yıllar önce evlenmekten vazgeçtiği bugünlerde Hindistan'dan dönecek olan adama. Düşünceleri başka noktalara kayar mesela herkesin yaşamı ne kadar sevdiğine,sonra aklına tekrar Peter gelir ve gençliği anımsamaya başlar.Peter ile ilişkisini bitirişini şimdiki eşi Richard ile evlenişini.Sonrasında soylu olma arzusunu düşünür.Bir an sokakta kopan gürültü başka bir karakterle tanışmamıza vesile olur Septimus Warren Smith.Septimus savaşta savaşmış,yakın dostunu kaybetmiş,üstüne yalnız kalma korkusu onu İtalyan Lucrezia ile evlenmeye itmiş. Septimus şimdilerde intiharı düşünüyor,karısı ise onu bu buhrandan kurtarmak için doktor doktor gezdiriyor.Septimus ise ölü arkadaşlarıyla konuşup,önemli kişilere bildirge vermeyi düşünüyor.
"Dünya kamçısını kaldırdı işte;bakalım nereye indirecekti?"
Eve gelen Mrs.Dalloway ise kıyafetlerini onarmaya oturuyor o sırada ise onu Peter ziyaret ediyor. Peter evlenmiş ama şimdi evli bir kadınla birlikteymiş ve o kadın için boşanmaya çalışıyormuş. Kısacık bir muhabbetin ardından Peter oradan ayrılır,Mrs.Dalloway akşamki partiye onu da davet etmiştir.
Mrs. Dalloway kızı Elizabeth'i onu tekeline almaya çalışan Doris Kilman ile karşılaşır.
Ardından Kilman'ın,Elizabeth'i iç seslerine kulak veririz.Sonra burjuva halktan tiksinen ama Hindistan'dayken memleketini özleyen Peter'ın düşüncelerine dalarız,Clarissa ile geçmişleri düşünür.
Mrs.Dalloway'da düşünür bunu arkadaşı Sally'i,Peter'i,Richard'ı,Hugo'u...
Septimus ise ömrünü yiyen doktorlara karşı mücadele vermektedir.
Ve Big Ben saat bildirimini yapa yapa romanın sonuna geliriz.
"En güzel şarkılar nasıl sözsüz olanlarsa,en iyi dostlarda adsız olanlardır."
Gelelim yorumuma daha önce Kendine Ait Bir Oda'yı okumuştum yazardan ve yazarın zekasını hayran kalmıştım.Bu romanda ise o kadar zorlandım ki anlatılmaz gerçekten okurken sizi yoran,dikkatiniz tam teşekküllü isteyen bir roman,abartısız 5 kere okuduğum cümleleri vardır anlayacağınız  anlamak için çaba bitirmek için azim isteyen kitaplardan.
Bu kadar zor bir kitap olmasına rağmen arada hızlıca akan bölümler vardı,bir bakıyorum 5 sayfa hızlıca bitmiş 6. sayfa ise geçmiyor. Zorlanmamın en büyük sebebi ara sözlerdi bence,bir de karakterin iç düşüncelerini anlatırken bir anda  başka bir karaktere zıplamasıydı.
Onun dışında yazar gerçekten vurucu şeyler yazma erbabı,bir cümle okuyup etkilenmemek imkansız oluyor bazen.Ya da toplumun dayatmalarına karşı çıkışların başarılı yansıtılışına şapka çıkarmamak elde değil.
Beni en çok etkileyen Richard'ın karısına seni seviyorum deme çabasıydı,onca yıllık evli olup bundan çekinmek...Bir de Kilman'ın düşünceleri gerçekten farklı bir hava  katmıştı romana.
"Sevmek insanı yalnız kılıyor."
Son söz olarak okunması zor,düşünüldüğünde bir o kadar anlamlı bir roman.
(Tavsiyem okumak için kafanızın rahat olduğu bir zamanı seçmeniz bir de eğer okumayı bekleyebilirseniz bekletin bence  yaşlandıkça kazandığı anlam daha artacaktır.Ek olarak İletişim Yayınları'nın çevirisine öncelik tanıyın.)

6 yorum:

  1. evinizde devasa bir kitaplık var diye hayal ediyorum nedense =)

    YanıtlaSil
  2. Daha önce başka kitaplarını okumuştum.Tavsiye için teşekkür ederim. Okuyabilirim bu kitabı.
    http://kendimutfagindasef.com/

    YanıtlaSil
  3. Virginia Woolf vazgeçilmezlerimdendir. Uzun süredir çok kitap okuyamasam da zaman zaman paylaşımlarınız çok iyi geliyor... Teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Woolf benim de vazgeçilmez yazarlarım arasında üstelik sadece iki kitabını okudum :)

      Sil