Filmin açılışında
oldukça başarılı ve belki de bir o kadar imkansız bir polis-suçlu
kovalamacası izliyoruz.
Kovalamaca suçlunun buhar olup uçmasıyla sona eriyor.
Kovalamaca suçlunun buhar olup uçmasıyla sona eriyor.
Ardından
bilgisayarının başında uyuklayan Neo (Keanu Reeves) ile tanışıyoruz.
Bilgisayarın ona “Uyan” yazışını ile yavaş yavaş uyanan Neo bilgisayarın “Matrix sizi esir etti” yazısını görünce küçük bir şok dalgası yaşıyor.
Sonrasında gelişen olaylar onu filmin başında polislerden kaçan suçluyla yani Trinity(Carrie-Anne Moss) ile tanıştırıyor.
Trinity Neo’a bir zamanlar kendisinin de onun gibi yanıt aradığını söylüyor,yanıtın oralarda bir yerlerde olduğunu da eklemeyi unutmuyor. Bu kısacak sohbetin ardından Neo öteki yaşamına dönüyor. Saygın bir şirkette yazılımcı olan Neo’un diğer adını da öğreniyoruz böylelikle Thomas Anderson.
Filmin başında Trinity’i kovalayan 3 gözlüklü ajanın Neo’u iş yerinde aramaya gelmesi,Neo’un en çok aranan suçlulardan biri olan Morpheus ile telefonda görüşüp ajanlardan kaçmak için talimat alması,ama talimatları yerine getiremeyip yakalanışı hızlıca geçiveriyor.
Bilgisayarın ona “Uyan” yazışını ile yavaş yavaş uyanan Neo bilgisayarın “Matrix sizi esir etti” yazısını görünce küçük bir şok dalgası yaşıyor.
Sonrasında gelişen olaylar onu filmin başında polislerden kaçan suçluyla yani Trinity(Carrie-Anne Moss) ile tanıştırıyor.
Trinity Neo’a bir zamanlar kendisinin de onun gibi yanıt aradığını söylüyor,yanıtın oralarda bir yerlerde olduğunu da eklemeyi unutmuyor. Bu kısacak sohbetin ardından Neo öteki yaşamına dönüyor. Saygın bir şirkette yazılımcı olan Neo’un diğer adını da öğreniyoruz böylelikle Thomas Anderson.
Filmin başında Trinity’i kovalayan 3 gözlüklü ajanın Neo’u iş yerinde aramaya gelmesi,Neo’un en çok aranan suçlulardan biri olan Morpheus ile telefonda görüşüp ajanlardan kaçmak için talimat alması,ama talimatları yerine getiremeyip yakalanışı hızlıca geçiveriyor.
İleride adının Smith
(Hugo Weaving) olduğunu öğreneceğimiz ajan Neo’u sorgulayıp,ondan Morpheus’u
yakalamak için yardım etmesini istiyor.Neo buna razı olmayınca acı verici bir
uygulamada geçiriliyor. Bir anda sahne atlayıp Neo’un her şeyi rüya olduğunu
anladığı bölüme geçiyoruz. Ama onunla bağlantıya geçen Trinity bunun aksini
kanıtlar orası ayrı. Neo en sonunda Morpheus (Laurence Fishburne) ile tanışıyor.
Morpheus ona bir seçenek sunar ya gerçek ya da eski hayatına dönüş.Neo gerçeği seçer ve öğrendiği şeyler onu yıkıyor.
Morpheus ona bir seçenek sunar ya gerçek ya da eski hayatına dönüş.Neo gerçeği seçer ve öğrendiği şeyler onu yıkıyor.
Meğersem takvim
1999’u değil 2199’a yakın bir zamanı
gösteriyormuş. Her şey 21. yy başlarından yapay zekanın doğmasıyla
başlamış.
Ardından robotlar ve insanlar arası bir savaş çıkmış.İnsanlar savaşın galibi olmak için robotların en önemli güç kaynağı güneşi yok etmişler,ciddi ciddi gökyüzünü karartmışlar sizin anlayacağınız.
Robotlar ise güç kaynağı bulmak için fazla aramamışlar,insanlar güç kaynağı olarak kullanmaya başlamışlar.Bunun içinde bildiğiniz insan tarları oluşturmuşlar.
İnsanları bir uykuya yatırıp zihinlerini Matrix’e hapsetmişler. İnsanlar robotlara enerji sağlarken,zihinler onları normal bir yaşam yaşıyormuşçasına aldatıyor yani.
Ardından robotlar ve insanlar arası bir savaş çıkmış.İnsanlar savaşın galibi olmak için robotların en önemli güç kaynağı güneşi yok etmişler,ciddi ciddi gökyüzünü karartmışlar sizin anlayacağınız.
Robotlar ise güç kaynağı bulmak için fazla aramamışlar,insanlar güç kaynağı olarak kullanmaya başlamışlar.Bunun içinde bildiğiniz insan tarları oluşturmuşlar.
İnsanları bir uykuya yatırıp zihinlerini Matrix’e hapsetmişler. İnsanlar robotlara enerji sağlarken,zihinler onları normal bir yaşam yaşıyormuşçasına aldatıyor yani.
Peki Neo bu denklemin
neresinde derseniz.O seçilmiş kişi olduğu düşünülen kişi. Her ne kadar Neo bu
fikre sıcak bakmasa da Morpheus ve direnişçi ekibin bir kısmı onun seçilmiş
kişi olduğuna inanıyor. Seçilmiş kişi necidir derseniz?Matrix sistemini değiştirebilecek
tek insan.
Ekip Neo’u savaşa
hazırlarken robotlarda boş durmuyor ve içeriden aldıkları bilgilerle Morpheus’u
ele geçirip istedikleri şeyleri öğrenmek için çalışıyorlar.
Bakalım insan-robot
savaşına son veren kişi Neo mu olacak?
Gelmiş geçmiş en
popüler,en kült filmlerin arasında tepede kalmayı başaran çoğu filme Matrix’ten
iyi değil ya da Matrix kadar başarılı dememizi sağlayan pek çok
propagandalarına rağmen gerçekten şahane ötesi bir film.
Matrix’i enine boyuna
inceleyecek,her karedeki mesajları,her isimdeki göndermeleri anlayacak kadar
donanımlı olmadığımı itiraf edeyim.Filmden sonra yorumların azıcık bir kısmını
okudum ve filme hayranlığım daha bir attı. Belki filmde düz bakıldığında
anlaşılmayacak pek bir şey yok ama Neo’un harflerinin One olmasındaki gibi
detayları fark ettiğinizde ki bu en basit detaylardan biri filmin derinlemesine
incelenmesi gerektiğini anlıyorsunuz.
Matrix öncelikle
kurgusuyla (biliyorum kurgu esinlenilmiş) takdiri kazanıyor. Tamam seçilmiş
kişili bolca film var ama bu seçilmiş kişi Matrix gibi zekice tasarlanmış bir
sistemin içine hapsolmuş insan ırkını kurtarmaya çalışacaksa bu film
benzerlerinden ayrılır.
Sonrasında film
boyunca sık sık izleyeceğimiz görsel şölenler var.Özellik imkansızlıklar
üzerine kurulu dövüş sahneleri,insanı heyecanlandıran atlama sahneleri
gerçekten göz dolduran yerlerden. Bir de Neo ilk atlamada düşüyor ya o sahneye
bittim.
Filmde insanı
düşündüren repliklere de imza atılmış es geçmeyelim ilk aklıma gelenler kaşık
yok kısmı mesela. Ya da cehalet erdemdir kısmı.
2 saat 16 dakika
içerisinde filmin içine vıcık vıcık aşk öyküsü karıştırmaya senaristlere de
burada sevgilerimi gönderiyorum.(Evet biliyorum onların umurunda değil.)
Son söz üzerine bolca
konuşulacak,çarşaf çarşaf analizleri üşenilmeden
okunacak,oyuncularına,senaryosuna,işlenişine haran kalınacak,çoğu sahnesi göz
doldurmayı başaracak,sizi gözlerinizi kırpmadan ekrana kilitleyecek,göz açıp
kapayıncaya kadar bitecek IMDb’den
hakkıyla 8.7 puan alacak bir film Matix.
Çok fazla bilim kurgu sevmesemde bazen hoşumada gitmiyor dersem yalan olmaz:)
YanıtlaSilMatrix'e şans verebilirsiniz o zaman :)
SilNe severim şu seriyi :) Kırmızı- mavi, kırmızı - mavi :) Amma da çok muhabbeti dönerdi. Teşekkürer ellerine sağlık.
YanıtlaSilRica ederim ben de çok sevdim seriyi :)
Silne efsane oldu yaaa kült oldu bu film ama benim pek tarzım değil keanu dışındaaaa tabiii :)
YanıtlaSilEvet kült de diyebiliriz :)
Silçok güzeldi 3 kere izlemiştim her izlediğimde de aynı heyecanı yaşamıştım bence 9 almalıydı:D
YanıtlaSilBiz 9 verelim o zaman :)
Silkaç kere izlediğimi hatırlamadığım film))
YanıtlaSilGönüllerde taht kurmuş bir film :)
SilÜff ne filmdi.az konuşmadık hakkında. Bizim zamanımızın esprilerine çok konu oldu. Msn de rumuzlar matriks olurdu hep
YanıtlaSilEvet ben şu an bayıldıysam,şu an hala kült ise 1999 yılındaki popülerliğini düşünemiyorum.
SilMatriiiix! :)
YanıtlaSil:)
SilBir devrin meşhur fenomeni. Çok merak etmeme rağmen hiç izlemedim-denk düşüremedim. Bu yazıdan sonra aklıma not aldım..
YanıtlaSilUmarım izleme fırsatı bulursunuz :)
Silevet ilk başladıgında gittiğim bir filmdi:)
YanıtlaSilVizyonda izlemek ayrı bir güzel olsa gerek :)
SilGerçekten harika bir filmdir:))
YanıtlaSilEvet öyle :)
SilÇok severek izlemiştim pek çok film için alt yapı oluşturmuştur bile diyebiliriz.
YanıtlaSilAynen öyle pek çok filmin esin kaynağı :)
Silfilmleri 3-4 defa seyretmiş biri olarak ancak kavramıştım olup biteni...:-))
YanıtlaSilBen de bir sürü yorum okudum ama eksik hissetmiyorum desem yalan olur :)
Sil