MEZARLIK KİTABI-NEIL GAIMAN

Pinuccia'nın Kitapları blogunun ev sahipliğini yaptığı yazar aylarında Ağustos ayı konuğu Neil Gaiman oldu. Çoğu yerde bol bol övüldüğünü duyduğum yazarın bir kitabını sonunda okuma  kararı aldım.Tam da bu sırada yazar ayları yazarı Neil Gaiman oldu. Ancak bu kadar denk gelirdi. Uzatmadan bu ay kim ne                                                                 okumuş/okuyacakmış onun için buraya.

Kitap Künyesi

Adı:Mezarlık Kitabı

Yazarı:Neil Gaiman

Yayınevi:İthaki Yayınları

Sayfa:279

Nobody (Bod) Owens nedeyse yaşıtları gibi normal bir çocuk olacaktı. Daha bir bebekken ailesini katleden Jack isimli adamın elinden şans eseri kurtulup mezarlığın yolunu tutmasaydı.
Mezarlığın sakinlerinden Owens çiftinin çocuğu sahiplenmesi ,mezarlık halkının gelişen olaylar sonucu bir canlıya mezarlık  özgürlüğü vermesi ve ne canlı ne ölü olan Silas'ın Nobody'in koruyuculuğunu üstlenmesi.
Nobody ailesini öldüren Jack'ten mezarlık sayesinde korunacaktır.
Her bir bölümde Nobody'in ayrı bir hikayesini okuyoruz.Bu bir gulyabani geçidi olur,mezarlığın kutsanmamış topraklarındaki cadı ile yaşadığı macera olur,neredeyse yaşıtı Scarleet'in hayali arkadaşı olması olur ya da artık dünyayı görmek, okula gitmek için verdiği çabalarla dolu olan bir bölüm olur.
Her bölümün sonunu merakla beklerken asıl sorun olan Jack ise daima aklımızın bir köşesindedir. Bu adam kimdir,neden bir çocuğu öldürmek ister?Nobody'nin mezarlık günleri ne zaman sona erecek?
Neil Gaiman bu kitaba öyle bir hava katmış ki anlatmak biraz zor. Her bir hikaye bizi bambaşka dünyalara götürüyor. Satırlar hızla ilerliyor.Bütün karakterleri fazlasıyla seviyoruz Nobody'in düşünce gücüne,zekasına hayran oluyoruz.Ve yazar bize Nobody hep mezarlıkta yaşamalı ya da Nobody artık dünyayı görmeli ikilemini yaşatmayı fazlasıyla beceriyor.
Son olarak bu büyülü dünyayı keşfetmekte umarım sizlerde benim kadar geç kalmazsınız.

"Sen acayipsin," dedi kız."Hiç arkadaşın yok."
"Buraya arkadaşlar için gelmiyorum," dedi Bod dürüst bir şekilde. "Buraya öğrenmek için geliyorum."
Mo'nun burnu seğirdi."Bunun ne kadar acayip olduğunu biliyor musun? "diye sordu."Hiç kimse okula öğrenmek için gelmez.Yani gelmek zorunda olduğun için gelirsin."

"Görünmez olmuyorsunuz.Apaçık ortadasınız delikanlı.Gözden kaçırılmanız zor.Mor bir aslan,yeşil bir fil ve kırmızı bir tek boynuzun sırtına binmiş,Kraliyey cübbesi giymiş İngiltere Kralı'yla birlikte bana gelseniz,zannımca herkes diğerlerini önemsiz ayrıntılar olarak görüp,gözlerini sadece ve sadece size dikerler."